Bilim insanları, Dünya’yı dev bir bataryaya dönüştürüyor

Jeokimyasal Enerji Depolama Sistemi Elektrik Şebekelerine Istikrar Sağlıyor

ABD merkezli Quidnet şirketinin geliştirdiği Jeokimyasal Enerji Depolama (GES) sistemi, enerjiyi uzun süreler boyunca güvenli bir şekilde depolayarak elektrik şebekelerinin daha istikrarlı hale gelmesine olanak tanıyor.

Doğal kaynaklardan elde edilen güneş, rüzgar, dalga ve yer altı ısısı gibi enerjiler artık daha verimli bir şekilde elektriğe dönüştürülebiliyor. Ancak bu enerjinin uzun süreli olarak depolanması sorunu ortaya çıkıyordu. Kısa vadeli depolama için lityum-iyon piller kullanılabiliyordu ancak bu piller sadece günlük enerji dalgalanmaları için yeterli oluyordu. Uzun vadeli depolama için ise farklı çözümlere ihtiyaç duyulmaktaydı.

Yerin Derinliklerinde Yenilikçi Bir Enerji Depolama Çözümü

Quidnet, uzun vadeli enerji depolamanın en yaygın yöntemi olan pompajlı hidroelektrik sistemleri ve suyun yükseğe pompalanması yerine yeni bir yol deneyerek Jeokimyasal Enerji Depolama sistemini geliştirdi.

Bu sistemde, su yerin derinliklerindeki geçirimsiz kaya katmanlarına yüksek basınçla pompalanıyor. Enerji ihtiyacı olduğunda ise su serbest bırakılarak yukarı doğru hareket ediyor ve türbinleri döndürerek elektrik üretiyor. Bu sistem kapalı devre çalıştığı için su sürekli olarak tekrar kullanılabilmekte ve geleneksel hidroelektrik sistemlere göre çok daha az su tüketmektedir.

Başarılı Denemeler ve Yatırımlar

2019 yılında ABD Enerji Bakanlığı’ndan destek alan Quidnet, 2024 yılında enerji sektöründen Hunt Energy Network’ten 10 milyon dolarlık yatırım aldı. Şirket, petrol ve doğalgaz sektöründeki deneyimini yeni enerji sistemine adapte ederek 2025 Şubat’ında teknolojinin megavat-saat ölçeğinde başarılı bir şekilde test edildiğini duyurdu. Dört ay sonra enerjinin kayıpsız bir şekilde 6 ay boyunca depolandığı açıklandı.

Sistemin lityum-iyon pillere göre halen daha düşük bir verimlilik oranına sahip olmasına rağmen (şu anda yaklaşık olarak %50, hedef ise %65), uzun vadeli enerji depolaması için kabul edilebilir seviyelerde olduğu belirtilmektedir. Quidnet CEO’su Joe Zhou’ya göre, GES teknolojisi uzun vadeli enerji yönetimi için geliştirildiği için bu verimlilik oranları ticari açıdan yeterli seviyededir.

Quidnet ayrıca gelecek yıl Teksas’ta bir kamu hizmeti kuruluşu ile ilk GES projesini hayata geçirmeyi planlamaktadır.

Related Posts

Sonsuz enerjiye bir adım daha yaklaşıldı: 30 milyon derecede 43 saniye

Max Planck Plazma Fiziği Enstitüsü’nün yürüttüğü bir deneyde kullanılan nükleer füzyon reaktörü, 43 saniye boyunca kararlı bir plazma reaksiyonu sürdürmeyi başardı.

Ay toprağından su ve oksijen üretildi

Bilim insanları, yalnızca Güneş ışığını kullanarak Ay yüzeyinden su elde etmeyi başardı. Bu su, solunabilir oksijen ve roket yakıtı üretiminde kullanılabiliyor. Yeni yöntem, Ay’da kalıcı yaşam senaryolarını daha gerçekçi hale getirebilir.

Huawei’den orta segment telefonlarda pil devrimi

Huawei, bu yıl amiral gemisi modellerinde gösterdiği pil performansını orta segmente taşımaya hazırlanıyor. Çin merkezli teknoloji platformu DigitalChatStation tarafından sızdırılan bilgilere göre, şirket 6480 mAh ile 6600 mAh arasında değişen …

2027’de Enerji Devrimi Kapıda: Nükleer Füzyonla Sınırsız ve Temiz Enerji Mümkün Olacak!

Dünya enerji sektöründe çığır açacak gelişmeler yaşanıyor. Bilim insanları ve teknoloji şirketleri, uzun yıllardır hayalini kurdukları nükleer füzyon teknolojisini gerçeğe dönüştürmek için hızla ilerliyor. Özellikle Amerikan merkezli Commonwealth Fusion Systems (CFS), nükleer füzyonda devrim yaratacak bir tokamak reaktörü geliştirmek üzere önemli bir aşamaya geldi.

Çılgın Türk’ten tarihi rekor: Tek şarjla 1.205 km gitti

Elektrikli otomobil dünyasında tarihi bir başarıya imza atıldı. Hem de bir Türk’ün imzasıyla… Türk sürücü Ümit Sabancı, elektrikli araç üreticisi Lucid’in Air Grand Touring modeliyle tek şarjda dünyanın en uzun mesafesini kat ederek Guinness Rekorlar Kitabı’na adını yazdırdı.

Teknoloji sınır tanımıyor! Holografik asistanlar geliyor

Holografik teknoloji, bilim kurgu filmlerinden çıkıp gerçek dünyaya adım atıyor. Holografik asistanlar, üç boyutlu görüntüleme ve yapay zeka ile birleşerek hem bireysel hem de profesyonel yaşamda çığır açtı. Bilimsel araştırmalar ve uluslararası …